“Sevgili Faciya Aba,
Ben 34 yaşında 2 çocuk anası hayatının baharında birisiyim. Kocamla liseden sevişerek evlendik, çok da mutlu etti beni. Ama şimdi sana annatacağım kocamla ilgili meseledir, fikir verirsan sevinirim. Neçinda den Faciya Aba eskiden beni seven, elimi sıcak sudan soğuk suya sokmayan o kocam gitti, yerine horgadigo, milingidi bir adam geldi. Benim gocam hiç dışarı çıkmazdı eskiden, hep yanımda sokulu otururdu ancak yaklaşık 3 ay evvel bir gece meyhaneye gitti, çok da geç geldi o gece, ondan sonra değişti bu adam. Ertesi gün yandım havrasına tabii ki geç geldi diye ama devrisi hafta gene çıktı dışarı. Ondan sonra başladı haftada 2-3 defa gitsin. Evveli başta şüphelenmedim ta ki bir gece tütülendim üstünü da kokardı parfüm. Sonra sokuldum bakayım yanına dürttüm bir ama tık demedi yatakta. Eskiden tokanırkandan üstüme çullanan adam hiç ilgilenmedi benimnan. O saat annadım ki bir başka garı var aramızda. Dedim takip edecem ben bunu, ettim güya ki anlamadım bir şey. O olaydan 2 gün sonra geldi bu işten, yıkandı, dedi ‘ben gidecem meyhaneye arkadaşlarnan’, hiç sesimi çıkarmadım. O çıkarkandan evden, çocukları bıraktım evde çıktım arkasından gittim. Takip ettim genni bizim köyden taa şehere gadar. Gitti park etti bir evin önüne onda Omnorfo yoluna yakın yerde. Biraz bekledim kapının önünde ki iş üstünde yakalayım genneri. Bir 10 tayka sonra gittim dayandım kapıya çaldım kapıyı. Bir sarı garı açtı kapıyı öyle beşaret, direk saldım üstüne, saçını başını yoldum. Ası böyle saçları yumak yunmak galdı o leşin elimde. Baktım benimki da oturur ganeppada, gömleği da yok üstüne. Tükürdüm yüzüne da savurdum vazoyu genne öyle görünca. Tutsa kafasına ana demezdi. O sinirnan gözüm garardı napayım. Zornan ayrıdı komşular bizi sonra vallahi bir eyi dövdüm genni neme lazım, hıncımı aldım. Bir da beşaret garı Faciya Aba, vallahi kadınlık gururum gırıldı. Yok da bunuynan be gavvole. Dedim benimkine sakın gelmesin eve, bir daha gelemez. Ondan sonra döndüm eve, bu geldi geri tabii açmadım kapıyı ama. Sürüm sürüm sürünür kapıların önünde 15 gündür, yalvarır. İlk birkaç gün çocukları da saldım üstüne, gitti gızı tükürdü yüzüne vallahi hünkür hünkür ağlardı. E şimdi zaman geçince annadım ki severim ben bu herifi ama nasıl affedecem ben bunu? Dakdı bana boynuzu, gideyim ben da dakayım genne boynuzu? Onu da yapamam, gururuma yedirmem. Çok dertliyim Faciya Aba, yardım et bana…
Rumuz: Dertli”
“Sevgili Dertli gızım,
E sen gendin ettin gendin buldun saa söyleyim. Adam evinde dizinin dibinde otururkan, kalk git sen başga garı bul, e olmaz bu. Demek ki sende da gabahat var. İlgilenmedin adamla, yüzüne gülmedin, gerdan gıvırmadın. Nerde bulacan böyle adamı otursun sokulu evde bu zamanda? E daldın tabii o dizilere ne Gara Gül bıraktın, ne Süleyman, adamın yüzüne bakmadın. E o da adamdır nihayetinde, ganında var napacan. Bak gızım ne dedin mektubunda, ‘elini sıcak suda soğuk suya sokmazdı’. E gördün aha sen den bunu. Böyle bir adam var başında, sendedir gabahat vardır demek ki. Affedecen genni, bak kapıların önünde zebil oldu adam, ağlar den. Demek ki sever gızım seni. Ha desen bana attın genni kapının önüne da vızılattı gene o garının yanına, o zaman derdim sana boşa genni, beytambal galsın. Ama bu sangsırır kapıların önünde da ağlar madem, demek ki gönlü sendedir. Bir defacık göz yumacan bu işe gızım, yıkma yuvanı. Zaten dövdün geberttin da o garıyı, hovunu da aldım madem, fitto fit gitti bu iş. Sana tavsiyem al genni içeri da bitsin bu alem. Benim ihtiyar da yaptıydı bir keresinde, kafasına topuznan vurduydum, o günden beri bir hoş oldu zaten, düzeldi. Biraz daha süründür genni,öyle bir iki gün daha da tamamdır. Ama fazla uzatma da fazla naz aşık usandırır ha. Hade gızım, gal sağlıcakla, unut bu olayı, kalbine göm da bitsin gitsin, bir hata etti adam. Sen da gabahatlısın ama, ilgilen gocanla.”
